ŞEYH ABDULLAH KÜFREVİ TÜRBESİ

Türbesi Bitlis’te bulunan ünlü alim Muhammed Küfrevi Hazretlerinin torunu olan Abdullah Küfrevi sekiz sene dedesinin hizmetinde bulunmuş ve ondan İslami ilimler öğrenmiştir.Rusların Bitlis’i işgal etmesi sonucu esir düşmüş ve sekiz sene Rusya da kalmıştır.Rusya’da kaldığı süre içerisinde boş kalmayan Abdullah Küfrevi aynı zamanda rüştiye mezunu olduğu içinde ordaki Müslüman esirlere ders vermiş ve kendisini yetiştirmiştir.Bir gün rüyasına gelen dedesi Muhammed küfrevi hazretleri ona şöyle dediği anlatılır.”oğlum kalk aras nehrini geç Türkiye’ye gel.”Bunun üzerine bir gece aras nehrinin taşkın olduğu zamana raslamasına rağmen azgın nehri geçip Van’ın Erçiş ilçesine gelmiş ve orda imamlık yapmaya başlamış.Halk onun keramet sahibi bir zat olduğunu anlamış onu ilçelerinde alı koymak için ahalinin ileri gelen bir şahsın kızıyla evlendirmiş.Bir kaç köyü olan olan kayınpederi onu kendi köylerinden biri olan Patnos’un Demirören köyüne göndermiş.Geldiği köyde kısa sürede halk tarafından sevilen sayılan biri olmuş.Öğrencide yetiştiren Ş.Abdullah Küfrevi Hazretlerinin ismi ve kerametleri halkın içinde yayılmış.Bir gün kuraklığın fazla olduğu bir köyden geçerken onu tanıyan halk atının ününü kesmişler ey Allah’ın sevgili kulu bize dua et köyümüze yağmur yağsın yoksa mahsullerimiz ziyan hayvanlarımız telef olacak.Atından inip dua eden şeyh ordan daha uzaklaşmadan kümelenmeye başlayan bulutlar bolca yağmur bırakmış.Köy halkı şeyhin türbesinin köylerinde bulunduğu için mahsullerinin bereketli olduğuna bela ve musibetlerin kendilerinden uzak durduğuna bunun sebebininde Şeyh Abdullah Küfrevi ‘nin manevi korumasından kaynaklandığına inanmaktadır.Köy halkının yanı sıra Patnos merkez ve cevre köylerden çocuğu olmayan kadınların hastaların dertlerine şifa bulmak için türbeyi ziyaret ettikleri ,niyetlerinde samimi olanların isteklerinin gerçekleştiğine inanılmaktadır.Türbeyi hafife alanların başlarına çeşitli musibetlerin geleceğine inanılır.Onun için türbe ziyaret edilirken abdestli olunmalıdır ilk önce merhumun ruhuna dua edilir daha sonra istek ne ise kendi içinde sesizce söylenir daha sonra çıkarken türbeye hürmeten geri geri çıkılır eğerki bunlar samimi bir şekilde yerine getirilirse dileklerin gerçekleşeceğine inanılır.Ayrıca türbenin yanı başında bulunan ağaca aynı sebeblerden dolayı çaput bağlanır bağlanılan çaput çürürse veye ağaçtan düşerse dileğin gerçekleşeceğine aksi durumda ise gerçekleşmeyeceğine inanılır.Çaput bağlama işlemine en fazla genc kızların ve delikanlıların sevdiklerine kavuşup kavuşmayacaklarını anlamak için başvurduklarını niyetlerinde samimi olanların muradlarına ereceğine inanılmaktadır.

ARAŞTIRMA: Barış ÖZKAYA