Patnosta Belediye Trajedisi 3

 Gerçekle alakası olmayan binlerce olayı anlatır.Ve “Bir varmış bir yokmuş” diye başlar masallar . Bizim belediye masalı tam bir trajedi ya… Masallarda bile bu kadar ilginç ve olağan üstü olayı bir arada görmeniz mümkün değildir...
        “2004 yerel Seçimlerinde DEHAP İhsan Çelikten desteğini çekip, seçimi boykot edince İhsanlar dönemi bu şekilde noktalanmış ve daha elim ve daha vehim trajik olaylara sebep olacak Evdılxalq dönemi başlamıştır.” diye noktalamıştık ya geçen haftaki makalemizi.(pardon) masalımızı... Devam edelim
         Son ana kadar AK PARTİ’den belediye başkan adayı olma yolunda Ankara’da heyecan dolu dakikalar yaşayan; Hatta yemekten içmekten kesilen Evdılxalıq, son anda bir manevra değişikliği yaparak DEMOKRAT PARTİ’den aday olur. O zamana kadar hemen hemen saflarını belli etmiş olan  Patnos halkı, Evdılxalıq’ın Haksızlığa uğradığını düşünür. Ve mağdur edilenin yanında yer almanın bir insani görev olduğunu tartışmaya başlar. Tabi Evdılxalıq’ın kendilerini sonradan mağdur edeceğini akıllarının ucundan bile geçirmezler.
          Evdılxalıq’ın seçimi kazandığı şartlar çok önemlidir.
1-Evdılxalıq mağdur edilmiştir.Son ana kadar AKPARTİ’den adaylığı beklenirken tabiri caizse “üçkağıda”getirilmiştir. (gerçekten AKPARTİ’den aday olmuş olsa idi acaba bu kadar oy alabilir miydi?)
2-İhsan’lar dönemi artık kabak tadı vermeye başlamış ve bir an önce sona ermesi beklenti haline gelmiştir.
3-Bir başka okumuş olan Yiğit Demir(Egit) Patnosta ne kadar dağınık aşiret varsa tek bayrak altına toplamayı başaran büyük Hun imparatoru Temoçin edası ile ağırlığını hissettirmekte ve bu durum Patnos halkını “ yine mi aşiret” korkusu ile endişelendirmektedir.
4-DEHAP ilçe örgütü ezici bir oy potansiyeline sahip olmasına rağmen,parti adayı ihsan Çelik ile itilafını çözememiş ve seçimi boykot etmiştir.
5-Patnos FM radyosu ve özellikle Seyfettin Hoca 11 yıllık yayını ile “Aşiret belasından kurtulalım.belediyeye bir okumuş adam seçelim” fikri aydın kesim tarafından özümsenmiş ve  artık bir okumuş seçelim düşüncesi adeta halkın beynini yıkamıştır.
    Bu şartların getirdiği ortamın kendisine seçim kazandırdığının bilincinden habersiz Evdılxalıq dönemi bu şekilde başlamış ve özellikle fakir fukaranın en çok beddua ettiği yepyeni bir dönem başlamıştır..
     Tertemiz bir sayfanın yazılmaya hazır yüzü gibi dümduz bir zemine kurulmuş Patnos’u yeni caddelere kavuşturayım derken kimsesiz mazlum insanların evlerini arazilerini yerle bir etmiş.Biraz dişli aşiret üyelerine ise ne yazık ki dokunma cesaretini gösterememiştir.Bazı aşiretler ise “Allahından bulsun.Seçimde haddini nasıl olsa bildireceğiz mantığı ile beklemeye konulmuş ve muhatap alınmamıştır. Bu yüzden dümdüz uzanan caddeler nedense daha belalı kimselerin arazilerine varınca değişime uğramıştır. Okuma yazma bilmeyen haklarını arayamayacak düzeydeki insanlar hiç bir bedel ödenmeden yıkılan evlerine karşılık ,belediyeyi mahkemeye nasıl  vereceklerini bilmediklerinden “xwedé  tu hılnedi” siteminden başka bir şey yapamamıştır.
           Belediyenin Sürer İnşaatı nasıl sayılı şirketler pozisyonuna getirdiğini anlatmayacağım ama o meşhur 76.maddeyi anlatmadan geçemeyeceğim.kadastrosu daha tamamlanamamış bir şehrin yüz yıllık yerleşim dokusunu değiştiren ve herkesi bir birine ortak eden acaip uygulama gelecekte insanların birbirlerini boğazlayacak konuma gelmişse masallardaki olağan üstü olaylara şaşırmamak gerekir diye düşündüğümden olacak ki kaleme aldım bu belediye masalını.
         Tepeli’lilerin “Evdılxalıq 76. Madde ile arazilerimizi ortak etti.Bu na da şükür.Ya 78. Madde çıkarıp karılarımızı ortak etseydi ne yapardık.” Sözü Patnos Belediyesi’nin ne denli trajik konulara sahne olduğunu anlatmaya yeter herhalde.
         Halk artık uyanmıştır.”Koskoca Heci Eslan’ın oğlu İhsan hallaç belediyeden sonra köyünü satmak zorunda kaldı.Bu arada hiç bir şeyi olmayan Evdılxalıq, bu servete nasıl kavuştu.” Soruları sıkça sorulmaya başlandı.Orta Asya’nın öncü göçlerinin sembolü olan Selçuklu,Osmanlı adlarının parklara ,Büyük Türk boyu Kayı aşiretinin Lideri Osman Bey’in kayınpederi Edebali’nin adının caddelere verilmesi ,bu coğrafyanın dünyaca tanınan simaları,Kör Hüseyin Paşa,Evdalé Zeyniké,Ahmedé Xani,meleyé Ciziré,Feqiyé Teyra ve Selahaddiné Eyubi’nin kemiklerini sızlatmaktan başka işe yaramamıştır. Patnos’un eli kalem tutan insanları ise bu durum karşısında Evdılxalıq’ın Orta Asya ile olan kan bağı ilişkilerini mercek altına almışlardır.
           İhsanlar döneminden sonra başlayan Edılxalıq dönemi belediye trajedisinin daha da trajik buyutlara ulaşmasıyla halk kara kara duşünmesine sebep olmuştur. İntikam duygusu ile yoğrulmuş bir belediye başkanı,Kompleksleri sonunda kendini ön plana çıkaran ve halkın parası ile kurulan bir belediye internet sitesinin başına dünyanın hiçbir sitesinde görülmeyen büyüklükte resmini yerleştirirken hangi psikolojik duygularla hareket ettiği merak konusu olmuştur.Aynı sitenin iz bırakanlar bölümünün en başına daha düne kadar kimsenin tanımadığı (Gerçi bu gün de tanınmıyor ) Dedesi Taşkın Babayı neden koyduğu hala anlaşılmış değildir.
        Sonuç olarak belediye trajedisi bitecek gibi değil.Evdılxalıq dönemi de masallarda bile görülmeyen ilginçliklerle ,beddualarla anılacak.Patnos halkı daha nice Evdılxalıqları Mirze Mıhemed mantığı ile seçecek ve sonunda pişman olacaktır.
    Bütün masallar “Ew çun mırazé xwe şadbun.hwin ji biminin ser xéré.” diye biter. Umalım ki bizim masalımız hayırla biter her ne kadar umut olmasa bile.
                                                                              Seyfettin Esin